İsrail, 7 Ekim 2023’ten bu yana, bir yıl boyunca Gazze Şeridi’nde Filistinli ailelere ve yerinden edilmiş insanlara karşı çok sayıda hafızalara kazınan soykırım gerçekleştirdi.
İsrail’in bu katliamları, ortalarında bayan ve çocukların da bulunduğu binlerce kişinin ölmesine ve yaralanmasına yol açtı.
İsrail ordusunun yıkıcı askeri sistemini kullanarak ve ABD’nin takviyesiyle gerçekleştirdiği bu taarruzlar, Gazze Şeridi’ndeki altyapının geniş çapta tahrip olmasına ve tüm yerleşim alanlarının yaşanmaz yerlere dönüşmesine neden oldu.
Anadolu Ajansı, 7 Ekim’in yıldönümü gelirken, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği hafızalara kazınan 11 katliamı derledi.
1-MEVASİ’DE ÇADIRLAR GÖMÜLDÜ
İsrail ordusu Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentindeki Mevasi bölgesine 10 Eylül’de büyük bir taarruz başlattı.
Saldırıda 40 Filistinli hayatını yitirirken 60 Filistinli ise yaralandı.
Katliam, İsrail ordusunun “güvenli” olduğunu sav ettiği bir bölgede gerçekleşti. İsrail daha evvel yerinden edilenleri oraya yönlendirmişti.
Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi Müdürü İsmail Sevabite’nin açıklamalarına nazaran, bu katliam onlarca sivilin kumların altına gömülmesine neden oldu.
Yerinden edilen Filistinliler, insanların akındaki bombalama sonucu meydana gelen büyük çaplı derin çukurlarda kalmasıyla çadırların bulunduğu bölgelerin bir anda bir toplu mezara dönüştüğünü belirtti.
Saldırının akabinde Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Örgütü (Euro-Med), ABD’nin İsrail ordusunun yıkıcı silahlarıyla işlediği katliama “suç ortağı” olduğunu söyledi.
Euro-Med’in açıklamasında, “Ön araştırmalar, İsrail savaş uçaklarının 10 Eylül Salı günü gece yarısından sonra Han Yunus’un Mevasi bölgesindeki yerinden edilmiş şahısların üzerine çadırlarında uyurken 3 ABD üretimi MK-84 bombası attığını gösterdi. Taarruz sebebiyle metrelerce derinlikte ve çapta oluşan 3 kratere, içindeki ailelerle birlikte yaklaşık 20 çadır gömüldü” tabirlerine yer verildi.
2-TABİUN OKULU’NA SALDIRI
İsrail savaş uçakları 10 Ağustos’ta kkanlı bir atağa daha imza attı.
Ordu, saldırıyı Gazze’nin doğusundaki Derec Mahallesi’nde yerinden edilen sivillerin sığındığı Et-Tabiin Okulu’na Filistinlilerin sabah namazını kıldığı sırada gerçekleştirdi.
Binlerce kişinin sığındığı okula yapılan atakta ortalarında çocuklar ve bayanların da olduğu en az 100 kişi öldü, onlarca kişi yaralandı.
İsrail ordusu o dönemde okulu maksat alırken Hamas ve İslami Cihad hareketlerinden 19 kişiyi öldürdüğünü argüman etti ve iki hareketin üyelerinin isimlerini içeren bir liste yayınladı, lakin Filistinli kümeler bu savları yalanladı.
Euro-Med Başkanı Rami Abdo ise , “İsrail ordusunun yayınladığı listenin daha evvelki taarruzlarda öldürülenleri ve Hamas’a karşı çıkan sivilleri içerdiğini” söyledi.
3-MEVASİ’YE İKİNCİ BOMBARDIMAN
İsrail ordusu 13 Temmuz’da Gazze Şeridi’nde yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı ve daha evvel “güvenli bölge” ilan edilen Han Yunus kentinin El-Mevasi bölgesine bir sefer daha fecî bir akın gerçekleştirdi.
Saldırıda çoğunluğunu çocuklar ve bayanların oluşan az 90 kişi öldü, 300 kişi de yaralandı.
İsrail medyası, taarruzun Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın başkomutanı Muhammed ed-Dayf’ı amaç aldığını argüman etti, fakat tıpkı gün Hamas Dayf’a ona suikast düzenlendiğini yalanladı.
Hamas o periyotta yapılan açıklamada, “Bu, İsrail’in Filistinli önderleri amaç aldığını sav ettiği birinci sefer değil, daha sonra bunun palavra olduğu ortaya çıktı. Bu temelsiz tezlerin sadece müthiş katliamın boyutunu örtbas etme hedefli olduğu ortaya çıktı” sözlerine yer verildi.
4-NUSEYRAT MÜLTECİ KAMPI’NA SIZDILAR
İsrail ordusunun 8 Haziran’da Deyr el-Belah kentindeki Nusayrat Mülteci Kampı’nda yaptığı katliamda İsrail askerleri Filistinliler üzere giyindi ve iki sivil araç kullandı.
İsrail ordusunun dört İsrailli esirin kurtarıldığını açıkladığı yüzlerce Filistinlinin vefatıyla sonuçlanan kanlı katliamda 64’ü çocuk, 57’si bayan olmak üzere 274 Filistinlinin hayatını kaybetti.
Saldırıda 153’ü çocuk, 161’i bayan 698 Filistinli yaralandı.
Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi Müdürü İsmail es-Sevabite, İsrail saldırısının büyüklüğüne işaret ederek, “İşgal ordusu, Nusayrat katliamı sırasında içinde insanların bulunduğu 89 meskeni ve bir binayı bombaladı.” diye konuştu.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin orta bölümündeki çeşitli noktalara akınlar düzenlediğini ve iki farklı bölgede toplam dört İsrailli esirin canlı olarak kurtarıldığını duyurdu.
Kassam Tugayları ise, “bombalamanın yüzlerce Filistinlinin vefatı ve yaralanmasıyla, üç İsrailli esirin vefatıyla sonuçlandığını” duyurdu.
5-REFAH’TA SİVİL ÇADIRLAR VURULDU
İsrail ordusunun, Memleketler arası Adalet Divanının (UAD) akınları durdurma kararı aldığı Gazze Şeridi’ndeki Refah kentinde 26 Mayıs’ta yerinden edilen Filistinlilerin çadırlarına düzenlediği hücumda 45 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu daha sonra sözcüsü Daniel Hagari’nin yaptığı açıklamada katliamın sorumluluğundan kaçmaya çalışarak, “Alınan raporların bilakis ordu, Refah’ta insani yardım bölgesine saldırmadı” dedi.
Hamas’ın açıklamasında ise, “Siyonist düşman, Refah’ın batısında yerlerinden edilmiş insanların çadırlarını maksat almaya ve onlarca şehit ve yaralının olduğu yeni bir katliam gerçekleştirmeye devam ediyor” tabirleri kullanıldı.
Tanıklar, İsrail savaş uçaklarının kampa en az 8 roketle atak düzenlediğini belirtti.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, elde ettikleri raporların çok sayıda patlama olduğunu ve yangın çıktığını gösterdiğini vurgularken, bölgenin Gazze’nin kuzeyinde yerinden edilen insanlara mesken sahipliği yaptığına dikkat çekti.
6-ŞİFA HASTANESİ
İsrail güçleri, 8 Mart-1 Nisan 2024 tarihleri arasında Gazze kentindeki Şifa Hastanesi’nde iki hafta süren uzun kuşatma sırasında hastane içinde ve etrafında 400 Filistinliyi öldürdü.
İsrail ordusunun ataklarından sonra çekildiği hastane kompleksinin içinde 3 toplu mezar bulundu.
İsrail ordusu, operasyonun sona ermesinin akabinde 200 “teröristi” öldürdüğünü, “Hamas” ve “İslami Cihad” hareketlerine mensup 500 kişiyi gözaltına aldığını argüman etti.
Hamas’a göre ise, İsrail’in Şifa Hastanesi ve etrafına yönelik devam eden ataklarının, askeri maksatlarına ulaşmadaki “başarısızlığını” örtbas etme teşebbüsüydü.
7-NABULSİ KAVŞAĞI
İsrail ordusu, 29 Şubat 2024’te Gazze kentinin güneyinde, Gazze Şeridi’ni kuzeyden güneye bağlayan Reşid Caddesi üzerindeki Nablusi Kavşağı’nda insani yardım bekleyen Filistinlileri bombalayarak ve ateş açarak maksat aldı.
İsrail ordusu “Un Katliamı” olarak da bilinen katliamda 118 kişiyi öldürdü, 760 kişiyi de yaraladı.
Gazze’deki hükümet, İsrail’in insani yardım bekleyenlere yönelik saldırısının “kasıtlı ve planlı” olduğunu vurgulayarak, “İşgal ordusu bu şahısların, bölgeye insani yardım almak için geldiklerini biliyordu lakin onları soğukkanlılıkla öldürdü” sözlerini kullanmıştı.
O bölgede kendilerine uygulanan kuşatma sonrası un ve besin düşüncesi nedeniyle şiddetli açlık çeken Filistinliler İsrail güçlerinin Gazze kentinin batısında kurduğu denetim noktasından geçmek için yardım bekliyorlardı.
8-EL FARUHA OKULU’NDA 200 KİŞİ ÖLDÜRÜLDÜ
İsrail ordusu 18 Kasım 2023’te Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı’nda, BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) bünyesindeki, çok sayıda kişinin sığındığı El-Fahura Okulu’nu bombaladı.
İsrail atağında 200’den fazla kişinin öldüğü ve yaralandığı bildirilirken, okul koridorlarında kalan cenazeleri çıkarmada büyük zorlukların yaşandığı aktarıldı.
Gazze Şeridi’nde Filistinliler, memleketler arası insani hukuk kapsamında korunduğunu düşündükleri okullara sığındı lakin İsrail bombaları onları orada da buldu. Taarruzun akabinde Hamas’tan yapılan açıklamada, “Bu katliamın hesabını işgalciye soracağız” denildi.
9-CİBALİYE MÜLTECİ KAMPI
İsrail savaş uçakları, 31 Ekim 2023’te Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı’ndaki kalabalık bir yerleşim bölgesini amaç alarak birçok çocuk ve bayan olmak üzere bin Filistinliyi öldürdü ve yaraladı.
İsrail ordusu, Cibaliya Mülteci Kampı’nda “büyük çaplı” bir akın düzenlediğini itiraf etti.
Ordu, Kassam Tugayları’na bağlı Cibaliye taburunun kumandanı İbrahim el-Biyari’ye suikast düzenlediğini tez etti lakin El Biyari bunu yalanladı.
10-RUM ORTODOKS KİLİSESİ
İnşa tarihi 425 yılına uzanan Gazze’deki Aziz Porphyrius Rum Ortodoks Kilisesi’ne, İsrail’in atakları nedeniyle yerlerinden olan yüzlerce Hristiyan ve Müslüman sığındı.
İsrail ordusu 20 Ekim 2023 tarihinde Aziz Porphyrius Rum Ortodoks Kilisesi’ni kanlı bir biçimde amaç aldı.
İsrail’in 17 Ekim’de bombaladığı el-Ehli Baptist Hastanesinin yakınlarında bulunan kilisede 18’i Hristiyan Gazzeli olmak üzere 20 kişi hayatını kaybetti.
İsrail ordusu o periyotta uçaklarının Aziz Porphyrius Rum Ortodoks Kilisesi yakınındaki Zeytun bölgesindeki Hamas komuta ve denetim merkezini bombaladığını tez ederken, Gazze’deki hükümetin medya ofisi ordunun onlarca Hıristiyan aileyi içinde barındıran kiliseyi bombaladığını açıkladı.
11-EL EHLİ BAPTİST HASTANESİ
İsrail savaş uçakları, 17 Ekim 2023’te Gazze Kenti’ndeki El-Ehli Baptist Hastanesi’nin avlusunu bombalayarak birçok bayan ve çocuk olmak üzere 500’den fazla Filistinliyi öldürdü.
Katliamdan sağ kurtulan Filistinliler “gerçek bir Holokost” yaşadıklarını söylerken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu o devirde “hastanenin bombalanmasından Filistinli kümelerin sorumlu olduğunu” argüman ederken, Hamas ve İslami Cihad bu argümanları yalanladı.
Hastanenin bombalanması, milletlerarası toplumun İsrail’le bilinmeyen mutabakat yaptığı tarafındaki suçlamalarla birlikte birçok ülkede güçlü kınama protestolarına yol açtı.
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği taarruzlarda yaklaşık 17 bini çocuk, 11 bin 378’i bayan olmak üzere 41 bin 802 Filistinli öldü, 96 bin 844 kişi yaralandı.
Enkaz altında hala binlerce meyyit olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları maksat alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.